-
HIV Pozitif Tanısı Aldım!
Hayat bazen planlanmayan yollar sunar, bizi zorluklarla sınar ve bu süreçte hayatta kalma gücümüzü test eder.
Benim hikayem de böyle bir dönüm noktasıyla başladı.
Bir süre önce, cilt sorunları ve kaşıntı gibi belirtilerle doktora başvurdum.
Görünürde basit bir durum gibi görünse de doktorum durumdan şüphelendi ve bazı testler yaptırmamı istedi.
Test sonuçları hayatımı değiştiren iki tanıyla karşıma çıktı: Sifiliz ve HIV pozitif.
O an yaşadığım şok tarif edilemezdi.
Kafamda onlarca soru uçuşuyordu.
Ancak bir şey kesindi: Bu durumla yüzleşmek zorundaydım. İlk olarak sifiliz tedavim başladı. Haftada bir yapılan üç dozluk penisilin tedavisiyle bu hastalık tamamen iyileşti.
Ancak HIV tedavisi, bir ömür boyu sürecekti.
Tahlillerim, bağışıklık sistemimi değerlendiren CD4 hücre sayımın 165’e düştüğünü gösterdi.
Bu oldukça düşük bir seviyeydi ve 5 yıldır enfeksiyonla mücadele ettiğimi, farkında olmadan bu virüsle yaşadığımı öğrendim.
Virüsü nasıl kaptığımı sorgularken, geçmişte yaşadığım bir temasın bu sonuca yol açtığını fark ettim.
Evet, bu virüs hayatımda derin bir iz bırakacaktı, ama beni tanımlamayacaktı.
Hikâyemin en güzel kısmı, HIV’in düzenli tedaviyle kontrol altına alınabileceğini öğrenmem oldu.
Doktorlarım, benim için en uygun ilacı seçme aşamasındalar ve önümüzdeki hafta tedaviye başlayacağım.
HIV’in, doğru ilaçlarla birkaç ay içinde kontrol altına alınabileceğini, virüs yükünün tespit edilemeyecek kadar düşük seviyelere indirilebileceğini öğrendim.
Bu, hem benim için hem de sevdiklerim için büyük bir umut ışığıydı.
Bağışıklık sistemimin bir yıl içinde toparlanacağını ve düzenli tedaviyle sağlıklı bir yaşam sürdürebileceğimi bilmek beni motive ediyor.
Unutmayın, HIV artık eskisi gibi korkutucu bir hastalık değil. Tedaviye erken başlandığında, yaşam süresi ve kalitesi sağlıklı bir bireyinkiyle aynı olabiliyor.